TÜRK DÜNYASI- 1
(X-XIII YÜZYILLAR ARASI)
1.Türklerin İslam Dinine Girmeleri: Hz. Osman döneminde başlayan Türk-Arap ilişkileri özellikle Emeviler döneminde olumsuz bir yön izliyordu.Emevilerin Arapçılık politikaları bunda çok etkili oluyordu.Emeviler döneminde İslamiyet Türkler arasında fazla yayılmıyordu.Abbasilerle birlikte Türk-Arap ilişkileri düzelmeye başladı.Halife Me’mun ve Mutasim döneminde başlayan bu olumlu gelişme sonucunda ,Türkler arasında İslam dini hızlı yayılmaya başladı.Türkler kitleler halinde İslam Dinine girmeye başladılar. Özellikle 751 yılında yapılan Talas savaşı bu olumlu gelişmede önemli bir etkiye sahiptir.
Türklerin İslam Dinine hızla girmelerinde eski Türk dininde yer alan Gök-Tanrı inancı,cennet-cehennem kavramları, kurban kesme, cihat düşüncesi gibi benzer olguların olması etkili olmuştur. İlk Müslüman olan Karluk, Yağma ve Çiğil Türklerini daha sonra Oğuz Türkleri takip etmiş , Oğuz Türklerinin İslam dinine girişleri ile Türklerin İslam Dünyasındaki etkinlikleri artmaya başlamıştır.( Oğuz Türkleri İslam dinine girdikten sonra Türkmen adını almışlardır.)
2.Türklerin İslam Dinine Hizmetleri
a.İslamiyet daha geniş bir alana yayıldı.
b.Türkler İslam Dünyasının koruyuculuğunu samimi bir şekilde üstlendiler. ( Bizans ve haçlı saldırılarına karşı )
c.İslam medeniyetinin gelişip yaygınlaşmasında etkili oldular. ( İslam Medeniyetinin gelişiminde Türk bilim adamlarının da önemli bir rolü vardır. İbn-i Sina, Biruni, Harezmi, Farabi Vb..)
d. İslamiyetin yayılmasında da etkili oldular ve İslamiyeti geniş bölgelere yaydılar. (Pakistan,Hindistan,Bangladeş,Afganistan,Balkanlar)
e.Halifeliği koruyarak devam etmesini sağladılar.
Görüldüğü gibi Türkler İslam Dinine girişle birlikte başta askeri olmak üzere kültür ,sanat ve bilim alanında çok büyük katkılarda bulunmuşlardır. İslam Medeniyetinin dünya çapında etki göstermesinde en büyük pay Türklere aittir.
NOT 1 : İslamiyet Türklerin milli karakterlerini korumalarını sağlamıştır.Hıristiyan ya da Budist olan Türkler zamanla benliklerini kaybettikleri halde ,Müslüman Türkler , Türk olma özelliğini korumuşlardır. ( Hatta Türk ve İslam kelimeleri ayrılmaz bir bütün olarak kabul edilmiştir. Müslüman Türkler, Müslüman olmayan Türkleri ,Türk olarak kabul etmemişlerdir.)
NOT 2 : Müslüman Türklerin kurduğu ilk devlet Tolunoğulları, İslamiyeti sonradan resmi din olarak kabul eden ilk Türk Devletleri de İdil ( Volga ) Bulgarları ve Karahanlılardır.
TÜRK –İSLAM DEVLETLERİ
1.TOLUNOĞULLARI
Mısır’da kurulan ilk Müslüman-Türk Devletidir. Kurucusu Tolunoğlu Ahmet ‘tir.
2.İHŞİDİLER ( AKŞİTLER ) Mısır’da kurulan ikinci Müslüman –Türk Devletidir. Kurucusu Ferganalı Ebu Bekir Mehmet’tir.
NOT: Her iki devlette yöneticileri ve askerleri Türk olmasına karşın halkı Arap olan devletlerdir. Bu yüzden uzun süre yaşayamamış ve yıkılmışlardır.
3.KARAHANLILAR (840 – 1212 ) İlk Müslüman-Türk Devletidir. Karluk,Yağma ve Çiğil Türkleri tarafından kurulmuştur. Kurucusu Bilge Kül Kadir Han’dır. Karahanlılar hükümdarları Satuk Buğra Han zamanında İslam dinini benimsemişlerdir. Karahanlılar en güçlü dönemlerini Yusuf Kadir Han zamanında yaşamıştır. Karahanlı Devleti daha sonra batı ve doğu olmak üzere ikiye ayrılmış, Doğu Karahanlılara Karahitaylar, Batı Karahanlılara Harzemşahlar son vermiştir.
NOT 1 : Karahanlı Devletine bu ismin verilme nedeni, hükümdar ünvanları arasında kara ( kuvvetli ) sıfatına çok rastlanmasındandır.
NOT 2 : Karahanlı Devleti Türklerin yoğunlukta olduğu bir coğrafyada ( Türkistan =Orta Asya ) kurulduğu için, Türk dili ve Türk Kültürüne büyük önem vermiş; Karahanlılar döneminde Türk dili ve Türk kültürü açısından çok önemli eserler yazılmıştır. ( Birçok Türk Devletinde Arapça ve Farsça’nın büyük bir etkinliği varken Karahanlılar Türk diline ve Türk Kültürüne büyük önem vermişlerdir.
4. GAZNELİLER (962- 1187 ) Bugünkü Pakistan,Hindistan, Afganistan bölgesinde kurulmuş bir Türk Devletidir. Kurucusu Alp Tigin’dir. Alp Tigin başlangıçta Samanoğuları Devleti’nin bir komutanı iken Samanoğulları ile arası açılınca bir grup Türk askeri ile Gazne şehrine gelmiş ve burada Gazneliler Devletini kurmuştur. Ganzeliler Sebük Tigin zamanında güçlendiler.Sebük Tigin’den sonra hükümdar olan Gazneli Mahmut ( Sultan Mahmut ) zamanında Gazneliler Devleti en güçlü dönemini yaşadı .Sultan Mahmut Hindistan üzerine onyedi defa sefer yaptı. Sultan Mahmut’un Hindistan ile bu kadar çok ilgilenmesinin sebebi, İslam Dinini bu ülkeye yaymak ve bu ülkenin zenginliklerini ele geçirmekti.Sultan Mahmut’un ölümünden sonra Devletin başına Sultan Mesut geçti. Sultan Mesut zamanında Selçuklu-Gazneli mücadelesi artamaya başladı. İki Türk Devleti 1040 yılında Dandanakan savaşında karşı karşıya geldiler. Dandanakan savaşını Büyük Selçuklu Devleti kazandı. Bu savaşta yenilen Gazneliler bir daha kendilerini toparlayamadılar.1187 yılında Gurlular tarafından yıkıldılar.( Gurlular Afganistan’ın yerli halkıdır.)
NOT 1 : Tarihte Sultan ünvanını ilk kullanan Türk hükümdarı Sultan Mahmut olmuştur.
NOT 2 : Gazneli Devleti kurulduğu bölgede Türklerin yoğunluğu fazla değildi. Bu devlette türkler daha çok yönetim ve askeri alanda ağırlıklarını hissettirmişlerdir. Halkın büyük bir bölümü Türk değildi. Bu durum devletin çabuk yıkılmasında önemli rol oynamıştır.
NOT 3 : Bugünkü Pakistan’ın oluşumunda ve Hindistan’da İslamiyetin yayılmasında en büyük pay Gazneli Devletine aittir.
5.BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ
OĞUZLAR ( TÜRKMENLER ) :Büyük Selçuklu Devleti’ni kuranlar Oğuz Türkleridir. Türklerin en büyük boyu olan Oğuzlar, Türk tarihinde çok büyük rol almış birçok devletin kurucusu olmuşlardır.
( Büyük Selçuklu Devleti, Anadolu Selçuklu Devleti , Harzemşahlar , Karakoyunlular, Akkoyunlular , Anadolu Beylikleri , Osmanlı Devleti, Türkiye Cumhuriyeti Oğuz Türkleri tarafından kurulmuş Türk Devletleridir. )
Oğuz Türkleri OĞUZ KAĞAN DESTANI na dayanarak 24 ayrı kola ayrılır.Bu destana göre Oğuzlar,Oğuz Kağan ın altı oğlundan türemişlerdir.
NOT: Osmanlı Devleti’ni kuranlar da Oğuz Türklerinden “KAYI” boyudur.
Tarihte Uz, Guz,Tork gibi isimler alan Oğuzlar İslam Dinine girdikten sonra “Türkmen “ adını almışlardır. Oğuz kelimesinin kökeni Ok+Uz ‘dur. Okuz boylar anlamına gelmektedir. Yani Oğuz kelimesi boylar demektir. Başlangıçta Selenga ırmağı civarında yaşayan Oğuzlar, Göktürk Devletinin yıkılmasından sonra batıya göç ederek Aral gölü ve Hazar denizi arasındaki topraklara yerleşmişlerdir. Oğuz Türkleri bu bölgede Oğuz Yabgu Devletini kurmuşlardır. Oğuz Yabgu Devletinin komutanlarından olan Selçuk Bey Hükümdarla arası açılınca kendisini destekleyen askerleri ile ayrılarak Cent şehrine geldi.. Zamanla birçok Türk Boyu Selçuk Bey’in yönetimi altına girmişti. Bu şekilde Büyük Selçuklu Devleti’nin temelleri atılmış oldu. Selçuk Bey ölünce yerine Arslan Bey geçti. Ancak Gazneli Mahmut Arslan Bey’i esir alınca yerine yeğenleri olan Tuğrul ve Çağrı Beyler geçti.
TUĞRUL VE ÇAĞRI BEYLER Tuğrul ve Çağrı Beyler birlikte Büyük Selçuklu Devleti’ni yönetmeye başladılar. Büyük Selçuklu Devleti giderek güçlenip Horasan’ı ele geçirince Gazneli Devleti ile araları açıldı .İki taraf 1040 Dandanakan savaşında karşı karşıya geldiler. Dandanakan savaşını Büyük Selçuklular kazandı.
Bu şekilde Selçuklu Devleti resmen kurulmuş oldu. Bu sıralarda Oğuz Türkleri bulundukları coğrafyaya sığmıyorlar, kendilerine yeni yurtlar arıyorlardı. Çağrı Bey komutasında ki küçük bir Türk birliği ilk defa Anadolu ‘ya akın yaptı. Bu akınlar keşif amacını taşıyordu.Anadolu tanımak ve burada kurulu olan Bizans Devleti!nin gücünü sınamak için yapılıyordu. Daha sonra Anadolu’ya Türk akınları artarak devam etti.Yapılan bir başka akında İbrahim Yinal ve Kutalmış komutasındaki Türk ordusu ile Bizans ordusu Erzurum yakınlarındaki Pasinler de karşı karşıya geldiler. 1048 yılında yapılan Pasinler savaşını Türk ordusu kazandı.
NOT:Pasinler savaşı Türk ordusu ile Bizans ordusunun kaşı karşıya geldiği ilk savaştır. Bu tarihlerde Abbasi halifesinin gücü azalmış, Şii Büveyhoğullarının baskısı altına girmişti.Zor durumda kalan Abbasi halifesi Tuğrul Bey’den yardım istedi.Tuğrul Bey Halifenin isteğini kabul etti.Bağdat’a giren Tuğrul Bey halifeyi Büveyhoğullarından kurtardı.Bundan sonra Abbasi halifeleri Büyük Selçuklu Devleti’nin koruması altına girmiş oldu. İslam Dünyasında siyasi ve askeri güç tamamen Türklerin eline geçmiş oldu. Abbasi halifelerinin sadece dini nitelikleri kaldı.
ALPARSLAN
Tuğrul Bey ölünce yerine Çağrı Bey’in oğlu olan Alparslan geçti. Sultan Alparslan döneminin en önemli olayı Malazgirt savaşıdır. Türklerin Anadolu ‘ya akınları giderek şiddetlenince Bizans İmparatoru Romanos Diogenes büyük bir ordu ile harekete geçti. Bizans ordusunun Doğu Anadolu’ya doğru harekete geçtiğini duyan Alparslan ordusu ile hemen Doğu Anadolu’ya yöneldi.İki taraf 1071 yılında Malazgirt’te karşı karşıya geldiler. Malazgirt savaşını Türk ordusu kazandı.
Malazgirt savaşı Türk tarihinde çok büyük bir öneme sahiptir. Bu savaşın sonucunda:
a.Anadolu’nun kapıları Türklere açılmış oldu.
b.Anadolu Türklerin yeni yurdu haline geldi.
c.1071 tarihi, Türkiye tarihinin de başlangıcı oldu.
d.İslam Dünyası üzerindeki Bizans tehlikesi son buldu.
e. Bizans’ın kışkırtmaları sonucu haçlı seferleri başladı.
MELİKŞAH Alparslan’ın ölümünden sonra yerine oğlu Melikşah geçti. Büyük Selçuklu Devleti ,Melikşah zamanında en güçlü dönemini yaşadı. Babası Alparslan döneminde vezir olan Nizamül-Mülk, Melikşah döneminde de bu görevine devam etti. Melikşah döneminin en önemli iç olayı,Hasan Sabbah’ın siyasi amaçları için başlatmış olduğu Batınilik hareketidir. Bu hareketin amacı Büyük Selçuklu Devletini içeriden yıkmaktı. Batınilik hareketine karşı çok iyi mücadele eden vezir Nizamül- Mülk bir suikastte öldürüldü.
Nizamül-Mülk : Büyük selçuklu Devleti tarihinde önemli bir role sahip olan devlet adamıdır. Batınilik hareketine karşı çok iyi mücadele yapmıştır. Sünni İslam anlayışını korumak ve güçlendirmek için, ülkenin birçok yerinde medreseler yaptırmıştır. Bu medreselere Nizamiye medreseleri denir.
BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİNİN YIKILIŞI Sultan Melikşah’ın ölümüden sonra yerine önce Berkyaruk sonrada Sencer ( Sancar) geçti. Sultan Sencer Büyük Selçuklu Devletinin son büyük hükümdarı oldu. Karahitaylarla yapılan ( Katvan ) savaşında yenilince Ülke dağılmaya başladı. Sultan Sencer’in ölümüyle de Büyük Selçuklu Devleti parçalandı.
Büyük Selçuklu Devletinin yıkılma sebebleri şunlardır:
1.Hanedan üyeleri arasındaki taht kavgaları.
2.Sultan’ın erkek çocuklarını ( Melik ) yetiştiren Atabeylerin gittikleri eyaletlerde merkezi otoriteden ayrılıp ,bağımsız olma istekleri.
3.Batinilerin çalışmaları.
4.Oğuzların devletle aralarının açılması.
5.Abbasi halifelerinin Selçuklu etkinliğinden kurtulma istekleri.
6.Şii Fatimilerin çalışmaları.
7.Haçlı seferleri.
Bütün bu sebebler yüzünden parçalanan Büyük Selçuklu Devleti üzerinde birçok yeni devlet kuruldu. Bunlar:
1.Horasan Selçukluları 2.Anadolu Selçukluları. 3.Kirman Selçukluları.
4.Suriye Selçukluları.
ATABEYLİKLER: Sultan’ın erkek çocuklarını ( Melik ) yetiştiren bilgili, tecrübeli devlet adamlarına denir. Atabeyler gittikleri eyaletlerde merkezi otoritenin zayıflamasından yararlanarak bağımsızlıklarını ilan ettiler. Kendilerine bağlı küçük atabeylikler kurdular. Bunların en önemlileri şunlardır :
1.Musul Atabeyliği. 2.Erbil Atabeyliği. 3.Şam Atabeyliği.
4.Azerbaycan Atabeyliği. 5.Fars Atabeyliği.
Büyük Selçuklu Devletinin Türk Tarihindeki Önemi Büyük Selçuklu Devleti Anadolu’nun fethedilip Türkleşmesini sağladılar. Haçlı saldırılarına karşı İslam Dünyasını korudular. İslam Kültür ve Medeniyetinin gelişmesine katkıda bulundular. Halifeliği koruyarak devam etmesini sağladılar.
HARZEMŞAHLAR (1097- 1231 ) Aral gölünün güneyindeki bölgeye Harezm denir. Bu bölgeyi idare eden kişilere de Harzemşah adı verilir. Harzemşahlar Devletinin kurucusu Atsız ‘dır. Bu devlet Sultan Alaeddin Muhammed döneminde en geniş sınırlarına ulaştı. Celaleddin Harzemşah döneminde Moğollarla yapılan savaşı kaybedilinince batıya yöneldiler ve Doğu Anadolu’ya geldiler. Bu sıralarda Anadolu ‘da Anadolu Selçuklu Devleti vardı. İki ülkenin bu bölgede hakimiyet mücadelesine giriştiler. Harzemşahlar il Anadolu Selçuklu Devleti arasında yapılan ( Yassıçemen ) savaşını Anadolu Selçuklu Devleti kazandı. C elaleddin Harzemşah’ın bir süre sonra ölümü ile bu devlet yıkıldı.
NOT: Harzemşahlar onaltı büyük Türk Devleti arasında yer almaktadır.
EYYUBİLER (1174 – 1250 )
Haçlı saldırılarına karşı Mısır’da bulunana Fatimi Devleti Musul Atabeyinde yardım istedi. Musul atabeyi mısır’a yardım gönderdi. Yardıma giden ordunun komutanı Şirkuh ,yeğeni Selahaddin Eyyubi ile beraber Mısır’da Haçlıları yendiler. Bu zafer Selahaddin Eyyubi’ye büyük bir ün kazandırdı.Şirkuh’un ölümünden sonra ,Selahaddin Eyyubi Fatimi Devletini kontrolu altına aldı.Kısa sürede Filistin,Suriye,Mısır olmak üzere büyük bir devlet kurdu. Selahaddin Eyyubi’nin ölümü ile ülke parçalandı. Ordu komutanlarından Aybey Mısır ‘da idareyi ele geçirdi ve Memluklar Devletini kurdu.
MEMLUKLAR Eyyubi Devletini Türk komutanlarından biri de Aybey’di. Eyyubi Devleti parçalanınca Aybey Mısır’da Memluklu Devletini kurdu. Memluklar hem haçlılarla hem de Moğollarla başarılı savaşlar yaptılar. Fatih zamanında Memluklu Devleti ile Osmanlı Devletinin arası açıldı .Yavuz Sultan Selim Memluklerle ( Mercidabık-1516 ve Ridaniye- 1517 ) savaşlarını yaparak bu devlete son verdi. Mısır ve Suriye bölgesini ele geçiren Osmanlı Devleti aynı zamanda Memluklerin kontrolünde olan Abbasi halifeliğine de son verdiler ve halifelik Osmanlı Devletine yani Türklere geçmiş oldu. Aynı zamanda Mısır’daki kutsal emanetler İstanbul’a getirildi.
TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET
1.DEVLET YÖNETİMİ Türkler Müslüman olduktan sonra da devlet yönetimi ile ilgili geleneklerine devam ettiler. Devlet hanedan ailesinin ortak malı sayılıyordu. Karahanlı Devleti kurulduğu coğrafya itibari ile Türk Devlet anlayışını aynene sürdüren bir devletti. Hükümdarlar da “kara” ünvanı kullanılıyordu. Sultan ünvanını ilk kullanan Türk Hükümdarı Gazneli Mahmut ( Sultan Mahmut ) olmuştur.
Devlet işleri Büyük Divan denilen yerde görüşülüp karara bağlanırdı. Divanın alt kademeleri vardı. Her alt kademede ayrı bir iş görülürdü. Ülkeler kolay yönetim için eyaletlere ayrılmıştı. Eyaletlerde melikler görev yapardı.
Moğol hükümdarlarına “Kağan denirdi. Devlet işerinin görüşüldüğü ve karara bağlandığı yere de “Kurultay” adı verilirdi. Ordu komutanlarına ise “noyan” adı verilirdi.
NOT: Ülkenin hükümdar ailesinin ortak malı sayıldığı düşüncesi bütün Türk Devletlerinde kabul görmüş ortak bir düşünce idi. Bu anlayış taht kavgalarına ve Türk devletlerinin kısa sürede yıkılmalarına neden olmuştur.
2.ADALET İŞLERİ Türk-İslam Devletlerinde hukuk, Şeri ve Örfi olmak üzere ikiye ayrılırdı.Şeri hukuk ile ilgili davalara “kadı” bakardı.Örfi hukuk ile ilgili davalara bakan yüksek bir mahkeme vardı. Ordu içindeki anlaşmazlıklara “kadıasker”(kazasker) bakardı.
3. ORDU Türk Devletlerinde ordu sürekli olarak önemini korumuş bir kurumdu. Türk Devlet anlayışında ve Türk Milleti’nin kültüründe ordu kavramı her zaman için büyük önem taşımıştır. İslam öncesinde olduğu gibi , İslam sonrası da Türk Devletleri ‘nde ordu büyük önem taşımaya devam etti. Karahanlı Devleti’nde ordu çeşitli Türk boylarından oluşuyordu. (Karahanlı Devleti kuruluş itibari ile tamamen Türk özelliği taşıyan bir devlettir.) Gazneliler Devleti’nde ise durum biraz daha farklı idi. Gazneliler Devleti’nin kuruluş itibari ile çok milletli bi,r yapıya sahipti. Bu durum orduda da kendini göstermişti. Gazneli ordusu birçok milletten oluşuyordu. Büyük Selçuklu Devleti’nde Türk ordusu çok daha gelişmiş ve büyümüştür.
NOT : “İkta “ sistemi ilk defa Büyük Selçuklu Devleti Veziri olan “ Nizamül- Mülk “ tarafından uygulanmıştır.
4. DİN VE İNANIŞ Türkler İslam dinine girdikten sonra bu dinin liderliğini üstlenmişlerdi .İslam dinini geniş alanlara yaymak için fetih hareketlerine girişmişler ve Türkler sayesinde İslam dini çok geniş alanlara yayılmış ve bir dünya dini haline gelmiştir. Bugün ,Pakistan , Hindistan ,Afganistan, Balkanlar gibi coğrafyalarda İslam dininin yayılması Türkler sayesinde olmuştur. Türkler İslam dininin daha çok Sünni- Hanefi ekolünü benimsemişlerdir. ( Hanefi mezhebine Türk mezhebi de denmektedir. ) Sünni İslam anlayışı yaymak ve korumak için mücadele etmişlerdir. ( Nizamül- Mülk’ün açmış olduğu Nizamiye medreselerinin amacı Sünni İslam anlayışını korumak ve geliştirmekti.) Türkler arasında Sufilik ( Tasavvuf ) anlayışı da oldukça gelişmiştir. Sufilik hareketi sonucunda birçok tarikat ortaya çıkmıştır. Bunların başlıcaları ; Rifailik, Kadirilik, Kübrevilik, Yesevilik, Ekberilik tir. Bunlardan Yeseviliğin kurucusu bir Türk –İslam alimi olan Hoca Ahmet Yesevi ‘dir. Hoca Ahmet Yesevi İslam Dini nin Türkistan’da ( Orta Asya ) yayılmasında çok önemli bir role sahiptir. Bugün dahi Türkistan’da Hoca Ahmet Yesevi ,bütün Türk boyları tarafından kutsal kabul edilmektedir.
5. EKONOMİK HAYAT Türk –İslam Devletlerinde ekonomik hayat Büyük Selçuklu Devleti zamanında büyük bir gelişme gösterdi. Ticaret yolları üzerine “Hanlar” ve “ kervansaraylar” inşa edildi. Türk –İslam Devletlerinde ülke toprakları yönetim bakımından dört ayrı bölüme ayrılmıştı.
Bunlar;
a.Has Toprakları: vergi gelirleri Sultan’a ait topraklardır.
b. İkta Toprakları :Gelirleri, Hizmet ve maaş karşılığı olarak kumandanlara ,askerlere ve devlet adamlarına bırakılan topraklarıdır. ( İkta sahibi olan devlet adamı veya komutan belirli sayıda devlete asker yetiştirmek zorundaydı. )
c. Mülk Toprakları : Kişilere ait topraklardır. Sahibi toprağı istediği gibi kullanma hakkına sahiptir.
e.Vakıf Toprakları : Okul, hastane gibi sosyal kurumların ihtiyaçlarını karşılamak için devlet tarafından bu kurumlara verilen topraklardır.
Timur Devleti zamanında Tarım ve ticaretle uğraşanlardan alınan vergiye “tamga” adı verilmiştir.
6. DİL VE EDEBİYAT Karahanlı Devleti’nde resmi dil Türkçe idi. Resmi yazılar Uygur alfabesi ile yazılıyordu. Karahanlı Devleti’nin bu milli kimliği sayesinde bu dönemde Türk kültürü oldukça gelişmiş ve Türk kültürü açısından çok önemli olan birçok eser yazılmıştır. Gaznelilerde ve Büyük Selçuklu Devleti’nde ise durum biraz daha farklı idi. Bu devletlerde bilim dili Arapça idi. Resmi dil olarak ta Farsça kullanılıyordu. Halk ise Türkçe konuşuyordu . Bu dönemlerde Türk kültür tarihi için önem taşıyan belli başlı eserler şunlardır.
1) Divan-ı Lügat-it Türk –Kaşgarlı Mahmut : Türkçe ‘nin zengin bir dil olduğunu göstermek ve Araplara Türkçe öğretmek amacı ile yazılmış bir eserdir.
2) Şehname- Firdevsi
3) Divan-ı Hikmet- Hoca Ahmet Yesevi
4) Edip Ahmet – Atabet’ül Hakayık
5) Yusuf Has Hacip – Kutadgu Bilig
Moğollar kültür ve medeniyet alanında Türklerden önemli ölçüde etkilenmişlerdir. Bu dönemde Çağatay lehçesi bütün Orta Asya da etkinliğini arttırmıştı. Timur Devleti döneminin en ünlü yazar ve şairi “Ali Şir Nevai”dir. Ali Şir Nevai , Türkçe’nin Farsça dan üstün bir dil olduğunu göstermek amacı ile “Muhakemat el Lugateyn “ adlı bir eser yazmıştır. Babür Şah’ta Çağatay lehçesi ile şiirler yazmıştır. Özbek Hanlıklarından Hive Han’ı “Ebu’l Gazi Bahadır Han”ın yazmış olduğu “Secere-i Türki “ ve “ Secere-i terakkime “dönemin ünlü diğer eserleridir.
7. BİLİMKarahanlılar döneminde Türkistan’da bulunan Semerkant, Buhara, Kaşgar gibi şehirler önemli bilim ve sanat merkezleri olmuştu. Büyük Selçuklu Devleti döneminde açılan Nizamül- Mülk medreseleri de İslam medeniyetinde büyük öneme sahiptir. Türk- İslam Devletlerinde yetişen önemli bilim adamlarından bazıları şunlardır;
a.Farabi- Felsefe b. Biruni – Matematik c. İbn-i Sina –Tıp e. Uluğ Bey- Astronomi d. Barani- Trigonometri f. Ali Kuşcu- Astronomi
8. SANAT Türk –İslam Devletlerinde gelişen başlıca sanat dalları, çinicilik, minyatür, tezhip, ebru,süsleme,hat,oymacılık, kakmacılık ve mimaridir.
TÜRK DÜNYASI- II
( XIII. – XIX. YÜZYIL)
1. MOĞOLLAR Orta Asya ‘nın doğusunda Türklerle komşu olarak yaşayan Moğollar, Türklerden ayrı bir millettir. Ancak aynı coğrafyada yaşamaları gereği aralarında uzun dönem siyasi, ticari, kültürel ilişkiler olmuştur. Bu ilişkiler sonucunda Türkler ve Moğollar birbirlerinin kültürlerini etkilemiş ve benzer noktalar oluşmuştur. Moğollar ,Türkler gibi birçok devletin kuruluşuna imza atan, teşkilatçı bir yapıya sahip değildi. Moğollar tarih sahnesine ilk defa asıl adı Temuçin olan Cengizhan döneminde ortaya çıkmıştır. Kısa sürede çok geniş sınırlara ulaşan bu devlet Cengizhan’ın ölümü ile dört ayrı parçaya ayrılmıştır. Bunlar:
A. ALTINORDU-ALTINORDA DEVLETİ : Cengizhan’ın torunu Batuhan tarafından Karadeniz’in kuzeyinde kurulmuştur. Başkenti Saray şehri olan bu devletin sınırları Aral Gölünden Macaristan içlerine kadar uzanıyordu. Bu devlet Berkehan zamanında İslamiyeti kabul etmiş ve zamanla Türkleşmiştir.
NOT 1: İslamiyeti kabul eden Moğollar zamanla Türkleşme özelliği gösterirken ,İslam dinine girmeyen Moğollar kendi milli özelliklerini korumuşlardır. Müslüman olan Moğollar yoğun Müslüman –Türk nüfusu içerisinde zamanla erimişlerdir.
NOT 2: Moğolların kurmuş oldukları devletler tek başına Moğol karakteristiği oluşturmamakta ,bu devletler üzerinde Türk etkisi de gözükmektedir. Moğol Devletlerinde Türk etkisinin bulunmasında , bu devletler içerisindeki yoğun Türk nüfusunun yanında, Moğollara göre daha gelişmiş olan Türk Devlet geleneği ve Türk kültürünün de büyük etkisi vardır.
Altınordu Devleti Toktamış Han zamanında Timur Devleti ile savaşmış ve Timur Altınordu Devleti ni yenmiştir. Timur’la yapılan bu savaş ülkeyi zor durumda bırakmış ve parçalanma sürecine girmiştir. Altınordu Devleti parçalanınca ortaya değişik isimlerde hanlıklar ortaya çıktı. Ancak tek başlarına güçlü birer devlet olamayan bu hanlıklar birer birer Ruslar tarafından ortadan kaldırıldı ve Karadenizin kuzeyinde Rus egemenliği başladı.
NOT 3: Timur’un Altınordu Devleti’ni yenmesi Türk tarihi açısında büyük önem taşır. Bu savaşla gücünü kaybeden Altınordu Devleti parçalanmış bu durum en çok Rusların işine yaramıştır. Yani Timur Rusların güçlenmesi ve Türk dünyasının başına bela olması sürecini başlatmış oldu. Bilindiği gibi Timur bir başka Türk Devleti olan Osmanlı Devleti ile de savaşmış ve bu devleti de yenerek, Türklerin Avrupa da ilerlemesini geçici olarak durdurmuştur. Ancak bütün bu ibareler Timur’un Türk dünyasına düşman olduğu gibi bir kanıya varılmasını için yeterli değildir. Altınordu Devleti’nin parçalanması ile ortaya çıkan hanlıklar şunlardır.
a. Kırım Hanlığı b. Kazan Hanlığı c.Kasım Hanlığı d. Ejderhan Hanlığı e. Küçüm Hanlığı f. Nogay Hanlığı
B. İLHANLILAR Bu devlet Cengizhan’ın torunu Hulagu han tarafından İran ‘da kuruldu.Daha sonra Azerbaycan’ı ve Irak’ı ele geçirerek sınırlarını genişlettiler. Abbasi Devletine son verdiler. Ancak Memlukler İlhanlıları iki kez mağlup etmeyi başardı. İlhanlılar Gazan Mahmut Han zamanında İslamiyeti kabul ettiler. İslam dinine giren İlhanlılar zamanla Türkleşmeye başladılar. XIV. Yüzyılda yıkılan bu devlet üzerinde Celayirler Devleti kuruldu.
C. ÇAĞATAYLILAR Cengizhan’ın oğlu Çağatay Han tarafından kuruldu. Kısa sürede orta Asya nın büyük bölümünü ele geçirdiler. İslamiyeti kabul eden Çağataylılar da hızla Türkleştiler. Çağatay Türkçesi , Moğolca’nın yerini aldı. Çağatay devletinde emirlik yapan Timur ,bu devletin zayıf durumunda yararlanarak kısa sürede Çağatay Devleti’nin yönetimini ele geçirdi. Çağatay devleti Timur Devleti haline dönüştü.
D. KUBİLAY HANLIĞI Cengizhan’ın ölümünden sonra Çin bölgesinde kurulmuştur. Ancak Çin nüfusunun yoğunluğu onların sonunu hazırlamış ve bu devlet zamanla Çinlileşmiştir.
2. TİMUR DEVLETİÇağatay Hanlığı yönetimini ele geçiren Timur ,kendi adına devleti yeniden kurdu. Ancak kendisi Cengizhan soyundan gelmediği için Çağatay Hanları soyundan gelen kişilerin hakan yaptı. Ancak esas güç yine de Timur’un elindeydi.
NOT : Türk Devlet geleneğine göre devletin başına geçecek kişi kesinlikle hükümdar ailesi soyundan gelmelidir. Aksi halde halk tarafından yöneticiliği kabul görmez, itaat edilmezdi. Bu gelenek Timur’un yukarıda bahsi geçtiği gibi davranmasında rol oynamıştır.
Timur kısa sürede devletin sınırlarını genişletti. İran,Irak, Doğu Anadolu ele geçirildi. Timur Devleti nin güçlenmesi ve batıya doğru genişlemesi, Anadolu da kurulmuş olan Osmanlı Devleti ile hakimiyet mücadelesine yol açtı . İki Türk Devleti karşı karşıya geldi .1402 yılında yapılan Ankara savaşını Timur kazandı. Bu savaş ile Osmanlı Devleti geçici olarak durakladı. Fetret devrine girdi. Timur’un ölümü ile devlet çocukları arasında paylaşıldı. Timur oğullarından ŞAHRUH devletin büyük bölümünde hakimiyeti ele geçirdi. Uluğ Bey ve Hüseyin Baykara döneminde Timur Devleti gücünü kaybederek yaşamaya devam etti. Hüseyin Baykara’nın ölümü ile Timur devleti Özbekler, Akkoyunlar ve Karakoyunlar tarafından yıkıldı.
3. ŞEYBANİLER Altınordu Devleti’nin kurucusu Batuhan’ın kardeşi Şeyban’ın soyundan gelen ve daha sonra Özbek adını alacak olan Türkler tarafından 13-14 yüzyılda Orta Asya ‘da kurulmuş bir devlettir.
4. SAFEVİLER Akkoyunlu Devleti ni yıkarak Tebriz şehrini ele geçiren Şah İsmail İran da Safevi Devletini kurdu. Kısa sürede devletin sınırlarını genişleten Şah İsmail Doğu Anadolu üzerinde hakimiyet kurmak isteyince Osmanlı Devleti ile arası açılmış ve iki devlet karşı karşıya gelmiştir. 1514 yılında iki devlet arasında yapılan Çaldıran savaşını Osmanlı Devleti kazandı . 1639 yılında iki ülke arasında yapılan Kasr-ı şirin Antlaşmasından sonra iki devlet arasında ciddi bir savaş olmadı. Safevi Devleti 18. yüzyılda sona erdi.
NOT: Safevi Devleti İran coğrafyasında kurulmasından dolayı Fars kimliği etkisi altında kalmıştır. Özellikle Şii mezhebini benimsemeleri ,Sünni İslam anlayışındaki Osmanlı Devleti ile Şii Safevi Devleti ni karşı karşıya getirmiştir.
NOT 2 : İran 20 yüzyılın başlarına kadar Türk soyundan gelen hanedanlar tarafından yönetilmiştir. Bugünde İran nüfusunun yaklaşık %40 ı nı Türkler oluşturmaktadır. İran Türkleri Türk dünyası içinde önemli bir konuma sahiptir.
5. BABÜRLER Timur hanedanı soyundan gelen Babür tarafından , bugünkü Afganistan,Pakistan ve Hindistan coğrafyasında kurulan bir devlettir.Bu devlet en güçlü dönemini Şah Cihan zamanında yaşamıştır. Babür Devleti 17 ,yüzyıla kadar devam etti. 1858 yılında Hindistan da egemenlik kuran İngilizler Babür Devletine son verdi.
NOT 1:Babür Devleti onaltı büyük Türk Devleti arasına girmektedir.
NOT 2:Babür Şah aynı zamanda edebi yönü ile de tanınan bir devlet adamıdır.Babürname adlı Türkçe yazılmış bir eseri mevcuttur.
6. ÖZBEK HANLIKLARIOrta Asya yaşayan Özbek Türkleri XV: yüzyılda Harzem bölgesinde güçlü bir devlet kurmuşlardı. Ancak bu devlet zayıflayınca üç hanlığa ayrılmıştır. Bunlar:
a. Hive Hanlığ b. Buhara Hanlığı c. Hokand Hanlığı
7. KAZAKLAR Özbekler ve Kırgızların karışımdan oluşan Kazak Türkleri üç cüz ( yüz ) olarak ayrılmışlardı. Bunlar; a. Ulu cüz b. Orta cüz c. Küçük cüz
Her üç Kazak cüzüde ayrı ayrı devletler kurmuşlardı. Ancak Ruslar Orta Asya ya yayılınca üç Kazak cüzünüde kendi egemenliklerine bağladılar. Kazaklar 1991 yılında Sovyetler Birliği ‘nin yıkılması ile bağımsızlıklarına kavuştular. Kazakistan Orta Asya Türk Cumhuriyetleri içerisinde en geniş sınırlara sahip olanCumhuriyettir.
8. KIRGIZLAR En eski Türk boylarından biri olan Kırgızlar da önce Moğol, daha sonra Kalmuk ve 19. yüzyılda da Rusların egemenliği altına girdiler. 1991 yılında Sovyetler Birliği ‘nin yıkılması ile bağımsızlıklarına kavuştular. Ülkemize en uzak ve toprakları en küçük Türk Cumhuriyetidir.
NOT: Manas Destanı Kırgız Türklerine ait dünyaca ünlü bir destandır.
9. TÜRKMENLER ( OĞUZLAR ) Başlangıçta Moğollar ve Timur Devleti nin egemenliğinde yaşayan Türkmenler 1860-1884 yılları arasında bağımsız bir Türk Devleti olarak varlığını sürdürdü. Ancak bu durum fazla uzun sürmedi. Bütün Türk Dünyasını işgal eden Ruslar Türkmenleri de kendi egemenliğine bağladı. Diğer Türk Cumhuriyetleri gibi 1991 yılında Sovyetler Birliği ‘nin yıkılması ile bağımsızlığını kazandı.
NOT: Türkiye Türkleri ve Türkmenistan Türkleri aynı kökenden yani Oğuz Türklerinden gelmektedir.
10 .DOĞU TÜRKİSTAN Çağatay Devleti nin sınırları içerisinde yer alan Doğu Türkistan bölgesi , XVII. Yüzyılda Kaşgar, Yarkent ve Aksu gibi küçük hanlıklara ayrıldı. Bu durumu fırsat bilen Çinliler, Doğu Türkistan bölgesini işgal etmeye başladılar.. 1877 yılında da Doğu Türkistan Çin egemenliği altına girdi. Bölge de yaşayan Türkler sık sık ayaklansa da bağımsızlıklarını kazanamadılar.
NOT 1 : Doğu Türkistan günümüzde de Çin işgali altındadır.
NOT 2. Doğu Türkistan da çoğunlukla Uygur Türkleri yaşamaktadır.
11. AZERBAYCAN HANLIKLARI Azerbaycan bölgesi X. Yüzyılda Büyük Selçuklu Devleti nin egemenliğine girdi.Daha sonra bu bölgeye , Harzemşahlar, Moğollar, İlhanlılar, Timur Devleti, Karakoyunlar, Akkoyunlar, Safeviler ve Osmanlı Devleti hakim oldu. Ancak Ruslar ve İranlılar birlikte hareket ederek Azerbaycan’ daki osmanlı egemenliğine son verdiler. Daha sonrada Azerbaycan kuzey ve güney olmak üzere ikiye ayrıldı. (1828 Türkmençay Antlaşması ile İran ve Rusya Azerbaycan’ı paylaştılar ) Kuzey Azerbaycan’a Ruslar, güney Azerbaycan ‘a İran hakim oldu. 1991 yılında diğer Türk Cumhuriyetleri gibi Azerbaycan da bağımsızlığını kazandı.
NOT 1 : Güney Azerbaycan günümüzde İran işgali altında olup bağımsızlığını kazanamamıştır. İran’da çok sayıda Türk yaşadığı daha öncede belirtilmişti.
NOT 2: Azerbaycan Türkiye’ye en yakın Türk Cumhuriyetidir. Azerbaycan Türkiye için çok büyük bir öneme sahiptir. Türkiye- Azerbaycan yakınlaşması kaçınılmazdır ve zaruridir. Ancak Rusya-iran-Ermenistan üçlüsü Türkiye –Azerbaycan yakınlaşmasından rahatsız olmaktadırlar.
|